18 Aralık 2010 Cumartesi

Bu futbolla Şampiyonluk zor

Trabzonspor 3 Karabükspor 0


Sezonun en kötü Trabzonspor’unu izledik diyebilirim Karabükspor karşısında. Colman, Selçuk ve Jaja gibi üç önemli eksikten ziyade takımın Noel havasına ve Şampiyon olduk havasına girmesi bu işte etkili oldu. Kafa olarak maçta olan, motivasyonunu kaybetmeyen sadece Engin ve biraz da Selçuk’u görebildik. Nerde sezonun başında bol paslı ve tempolu oynayan rakibi boğaltan Trabzonspor, nerde geçen hafta ve bu hafta düşük tempoda ve uzun paslarla oynayan Trabzonspor. Sanki kulübede Rıza Çalımbay veya Ziya Doğran oturuyor zannetik..


Şimdi tabi ki bir sezon içerisindeki tüm maçlarınızda oyunu domine eden bir oyun oynayamazsınız, zaman zaman kötü de maçlar olabilir. Önemli olan dün olduğu gibi bu kötü oynadığınız maçlarda da maçı bir şekilde alabilmek. Bu bir şampiyon takım refleksidir ve bunu dün Trabzonspor’da gördük.

Öte yandan gelin görünki, tüm sezon boyunca böyle kötü oynayarak şampiyon olamazsınız. Kalan 17 maçın en az 12-13 tanesinde oyunu domine etmek zorundasınız. Bu açıdan, devre arasında takımın tekrar toparlanması çok önemli. Aradaki puan farkı hiçte kapatılmayacak bir fark değil. Üst üste kötü sonuç alından 3-4 maç sonrasında bir bakmışsınız Fenerhabçe Bursa gelmiş geçmiş sizi. Bugün İngiltere’de son 5 haftada Chelsea sadece 3 puan toplayabildi, ki bu Chelsea sezon başında ortalığı kasıp kavuruyordu.
Bu uyarımızı da not düştükten sonra, maça gelelim. Her ne kadar kötü bir oyun ortaya koymuş olsada Trabzonspor son yarım saatte kendilerini biraz zorlayarak baskı kurmayı başardılar ve bu da maçı kazanmalarına yetti.
Oyunu rakip kaleye yıkmak ve pozisyon bulmaya başlamak çok önemlidir. Bol pozisyon bulursanız gol atma ihtimaliniz yükselir, ondan ziyade rakibi hataya zorlarsınız. Penaltı olur, olmasa da penaltı pozisyonu olur. Rakip hata yapar kendi kalesine gol atar.. Ama oyunu rakibin kalesine yıkamazsanız bunların hiçbiri olmaz.

Hafta içinde Aykut Kocaman’ın açıklamaları çok tepki çekti biliyorsunuz. Haklı tepkiler tabi. Ama şunu da görmek lazım, Trabzonspor aldığı penaltılar kadar alamadığı penaltılar da var. Kaçan pozisyonlar da var. Çünkü rakip ceza sahasına çok giriyor, oyuna ağırlığını koruyor. Şimdi, Fenerbahçe Ankaragücü karşısında kaç defa ceza sahasına girmiş diye sormak lazım. Siz ceza sahasına girmezseniz penaltı pozisyonunuz dahi olmaz. Oysa Trabzonspor dün akşam gibi maçın sonuna kadar, kötü de oynasa ısırıyor, tırmalıyor hataya zorluyor.. Ya penaltı oluyor ya da kendi kalesine gol olabiliyor böyle..

Tabi Emenike’nin sakatlanmasını da es geçmemek lazım. Eğer Emenike oyunda olsaydı, Trabzonspor orta sahayı sadece Selçuk-Engin’e bırakıp aynı anda Yattara-Alanzinho-Burak gibi isimleri sahada tutamazdı. Ve belki Emenike’nin sürpriz bir golü ile işler çok terse bile dönebilirdi..
Maç öncesi yazımızda, Selçuk ve Ceyhun’un uzak şut tehditi veya Yattara’nın bireysel çabalarıyla gol gelebilir demiştik. Yattara ikinci yarının başında bir gol attırıyordu söylediğimiz şekilde, olmadı, ama Ceyhun ve Selçuk şut yeteneklerini hiç kullanmaya çalışmadı. Karabükspor’un da dirençli savunmasını yıkmak defansif hatayla mümkün olabildi ancak.



Sonuçta çok önemli bir 3 puan oldu. Şampiyonluk hala garanti değil. Eğer devre arasında "şampiyon olduk" motivasyonuyla hazırlık yapılırsa, ikinci yarı büyük hayal kırıklıkları yaşanabilir. Hele Karabükspor maçında olduğu gibi oynarlarsa şampiyonluk çok zor… Ama şunu da söylemek gerekir, eğer bu takım bu yıl şampiyon olacaksa, oynan futbol kadar şu fotoğraflardaki birlik beraberlik ve takım ruhu da çok etkili olacak bu şampiyonlukta...

Hiç yorum yok: