14 Eylül 2010 Salı

Trabzonspor gole doymuyor, Trabzonspor-Sivasspor 6-1


Arsenal’in en son EPL’de şampiyon olduğu, Henry’li kadrosunda böyle gole doymayan bir futbol izlemiştim. Attıkça atmak isteyen bir takımdı onlarda. Bir taraftan Henry, diğer taraftan Bergkamp, Overmars, Junberg felan güldür güldür geliyorlardı. Aynı ayarda futbol oynamıyor Trabzonspor henüz belki ama mücadele, sürekli gol atma isteği ve hücum oyuncularının renkliliği aynı seviyede diyebiliriz. Takım oynamaktan ve gol atmaktan zevk alıyor bunu görüyoruz. Maç bitmesin oynamaya devam edelim diyorlar adeta.

Bu haftaki 6-1’lik skoru anlamak için 2 hafta önce alınan Antalyaspor beraberliğinde gitmek lazım, o maçta uygulanan sistem bu farkı getirdi. 0-0’lık Antalyaspor maçınının yazısında, önliberosuz ve 4 hücum oyuncusuyla (Antalyaspor maçında Jaja, Alanzinho, Yattara ve Umut vardı) sahaya çıkmasından dolayı Şenol Güneş’i ayakta alkışladığımızı söyleyip, bunda ısrar ederse sonuçlarını da alacaktır demiştik, ve dediğimizde çıktı. Bugün bu farklı galibiyetin olması için 2 hafta önce o puan kaybının yaşanması gerekiyordu da diyebiliriz.

Muhtemelen, bu kadro dizilişini ligin çoğu maçında göreceğiz. Ligimizde takımı korkmadan oynatan tek teknik adam Şenol Güneş şu anda. Öyle tahmin ediyorum zorlu maçlarda maça Ceyhun’la başlayabilir ama genelde Sivasspor maçındaki dizilişle oynayacak gibi Trabzonspor ve bu dizilişte bize bu tip skorları bolca gösterecek gibi. Trabzonspor’un böyle futboluna ve farklı skorlarına şimdiden alışmakta fayda var, ve iddaada bol bol üst oynanabilir.

İlerdeki dörtlü hücum dizilişine gelirsek, şu anda ligdeki en tehlikeli ve potansiyelli hücum hattı diyebiliriz. Rakip teknik direktörler için çare bulması zor. Hangi birine tedbir alsın adamlar, top ayağına geldiğinde herşeyi yapabilecek yeteneğe sahip Yattara yı mı düşünsünler, ceza sahasında topla buluştuğunda Tanju gibi bitiriciliğe sahip Teo’ya mı tedbir alsınlar. Yoksa her an patlama yapmak üzere olan Jaja (1-2 hafta içinde patlayacak sanırım, bakalım kime patlayacak) ya da ligin kalburüstü forvetlerinden Umut’u mu durdursunlar.. Kenardan oyuna girebilecek Burak, Engin ve Alanzinho’dan bahsetmiyorum bile, ki bu oyuncular da bu dizilişin başka bir avantajı. Geniş rotasyon ve hücum alternatifi de takımın bireysel oyunculara ve performanslarına bağımlı kalmasını engelliyor. Ayrıca sakatlıklara, form durumlarına veya rakibe göre farklı varyasyonlar denenmesinide de mümkün kılıyor tabiki.

Oynan fubtol ise tam seyir zevklik.. Taraftarı mest eden cinsten.. Oyunun sonlarındaki bireysel şovlar değil, oyunun genelindeki futbol anlayışı futbol izleyicisini mest edecek cinsten. Futbol izlemeyi gerçekten seven insanlara Trabzonspor maçlarını izlemeyi tavsiye edebiliriz. Ama bu takıma bu futbolu oynatan da Selçuk-Colman ikilisidir. Takımdaki herkesin alternatifi varda bu ikisinin yok gibi, yönetimin her iki futbolcunun da sözleşmelerini acilen iyileştirmesi ve yenilemesi gerekiyor, zira bu yıl Trabzonspor’un şampiyonluğunu engelleyebilecek tek şey bu iki oyuncunun kafasının karışması olabilir...



Şenol Güneş’i ve ekibini bu futboldan dolayı kutlamak gerekir. Eldeki malzeme ancak bu kadar uyumlu ve verimli kullanılabilir. Bu aralar Trabzonspor taraftarı olmak çok zevkli...

fotolar resmi siteden..

Hiç yorum yok: