17 Ekim 2010 Pazar

Yılmaz Hoca'nın eseri ; Kasımpaşa 0 Trabzonspor 7





Takımını değil de futbolu izlemek isteyen çoğu Türk futbolseverin Yılmaz Vural Hoca’ya karşı sempatisi vardır. Saha kenarında kendinden geçmesi ve renkli kişiliğinin bunda etkisi var tabi ama asıl sebep gerçekten iyi bir teknik direktör olması. Öyle olmasa yıllardır her başı sıkışan takımın aklına gelen ilk hoca olmazdı. Zaten aldığı eğitim ve çalıştırdığı takımlarda yarattığı fark bunun ıspatı. Bence yerli hocalar içinde en iyi beş hocadan biridir diyebilirim. Fatih Terim, Mustafa Denizli, Şenol Güneş, Ertuğrul Sağlam, Ersun Yanal ve Yılmaz Vural. Altı oldu evet. Bu altı hoca dışındakiler benim için bir alt sınıf hocalardır.


Yılmaz Vural büyük takımlardan birini veya milli takımı çalıştırmak ister hep. (Bir ara Trabzonspor’u çalıştırmıştı ama şanssızlığı hakkatten kötü ve istikrarsız bir dönemine denk gelmesiydi Trabzonspor’un) Sonra da isyan eder neden beni milli takıma almıyorlar, Daum’dan neyim eksik diye.

Sezon öncesi tahmin yazımda da yazmıştım. Yılmaz Vural çok iyi bir hoca ve büyük takımları çalıştırmayı hakediyor diye. Ama bunun için yapması gereken şey istikrar ve başarı. Burdaki başarı bir maç iyi oynayıp Fenerbahçe’yi Kadıköy’de yenmek değil. Ya da küme düşen bir takımı kümede tutmak değil. Başarı, sezon başından aldığı bir takımı üst sıralara hatta Avrupa Kupalarına taşıyabilmektir. Şampiyonluğa oynatabilmektir. Çünkü tek maçlık başarılar değil sezonluk istikrar gerekir büyük takımlara.

Genelde küme düşme hattında oynayan takımları 10. haftada devralıp kümede tutan Yılmaz Hoca (bkz geçen yıl K.Paşa), bu yıl yaptığı gibi sezon başından bir takımla başladığı çok sık olmuyor. (Daha önce de Antalyaspor’la lige başlamıştı ve küme düşürmüştü yakın zamanda) Şimdi elinde bir fırsat daha vardı. İmkanları olan bir İstanbul kulübünde sezon öncesi hazırlık kampı da yapıp sezona başlama fırsatı yakaladı. Üstelik geçen sezon iyi oynayan da bir takım ve sadece bunun üzerine koyup istikrar yakalaması yeterliydi.

Ama gene olmadı. Nedendir bilinmez, sezon başında Cenk gibi Koray gibi lider ve tecrübeli oyuncuları çok da etik olmayacak şekilde takımdan gönderdikten sonra takım bir türlü istenilen seviyeye gelemedi. Beklentinin de çok altında kaldı.

Benim anlamadığım nokta, geçen yıl bu takım çok iyi bir top oynuyorken nasıl bu hale gelebildi ? Geçen yıl bu stadda Trabzonspor’a 3 tane atarken (H.Broos’a yolu gösteren maç), Fenerbahçe’yi yenerken, üstelik zaman zaman Barcelona futbolu oynayarak bu galibiyetleri alırken nasıl oldu da bu hale gelebildi takım?

Evet daha maçın birinci dakikasında gol yemeleri ve maçın erken kompasının etkisi vardı ama 7-0 yenilecek bir takım olmamalı Kasımpaşaspor. Kasımpaşa dünkü 7-0’lık sonucu tamamen haketti diyebiliriz. Trabzonspor 7-0 kazanmayı haketti demiyorum, çünkü karşılarında resmen takım yoktu. Yılmaz Vural takımlarında hep gördüğümüz hızlı hücumlar, hızlı paslarla ataklara çıkmak, tempolu ve presli ortasaha, yardımlaşan takım ve iyi savunmadan eser yoktu. Maçın son yarım saati Trabzonspor rolantiye almasa Beşiktaş’ın 10-0’lık Adanademirspor rekoru bile tarihe karışabilirdi.

Yılmaz Vural genelde oyuncularına kızar, hatta bazen döver bile, ama bu sefer oturup düşünmesi biraz da suçu kendinde araması lazım artık. Her galibiyette çıkıp kendini övüp, beni milli takımın başına alın deyip, daha sonra kötü sonuçlarda oyuncular söylediklerimi yapmıyor diyerek bir yere varamaz, varamıyor da nitekim.

Yine de Yılmaz Vural’ın görevi bırakmaması, devam etmesini, belki 3-4 yıl Kasımpaşa’nın başında kalması hem kendisi için hem de Kasımpaşa için daha yararlı olacaktır. 20 yıllık kariyerinde belki 20 takım çalıştırmış olan Yılmaz Hoca artık kariyerinde yeni bir sayfa açmalı ve bir takımla aşama kaydetmeli. Başkasının sezona kötü hazırladığı takımları toparlamak yerine artık kendi hazırlayamadığı takımı toparlamalı, ve Kasımpaşa’yı bu düştüğü durumdan yukarılara taşımalı.

Çünkü ancak Kasımpaşa ile belli bir istikrar ve başarı yakalayabilirse milli takıma yakışabilir ve bugün belki dünyanın en iyi beş hocasından biri olan Hiddink’in milli takımından daha kötü bir takımda ortaya çıkarmazdı eminim.

Maça gelince, bizim halısahadaki maçlardan farksız olduğu için, pek birşey yazmaya gerek yok... Jaja’nın ve Umut’un gol atması sevindiriciydi Trabzonspor için, Mustafa’nın yine ilk 11 oynaması güzeldi diyebiliriz ama kendisini çok fazla gösterme fırsatı olmadı. Ayrıca Türkiye'nin en iyi ortasaha oyuncusu ve Trabzponspor'un saha içindeki lideri tartışmasız Selçuk. Kasımpaşa’da Yekta ve Şahin iyi oyuncular. Ayrıca Bebbe'nin pozisyonu kesinlikle penaltıydı, hakem çok saçmaladı o pozisyonda. Ama orda penaltı olsa ve kırmızı kart çıkmasa sonuç çok değişmezdi yinede.. 0-7 yerine 1-6 olurdu, Bursa'nın plakası olurdu...




Hiç yorum yok: